Sigma 100-400 mm f/5-6,3 İnceleme

Yzn: Cem Kıvırcık

Sigma’nın Contemporary serisinden Şubat 2017’de duyurusunu yaptığı 100-400 mm f/5-6,3 OS HSM’yi geçtiğimiz günlerde deneyimleme fırsatı buldum. Açıkçası süper tele lenslerin pek de ilgi alanıma girmediğini itiraf etmek zorundayım. Zira doğa, kuş veya aksiyon fotoğrafları çeken biri değilim. Lens parkımda 135 mm’i aşmam, hatta 85 mm lensimi çok nadir kullanmışımdır. Ancak, Kayseri Hürmetçi’de tozu dumana katan atlar için tele ihtiyacım olunca Sigma 100-400 ile tanıştım ve açıkçası tele lenslere bakışım pozitif yönde değişti.

Kişisel deneyimimden bahsedecek olursak, küçük ve hafif olması beni etkileyen ilk özelliğiydi diyebilirim… Zum halkasının itilerek kullanılabilmesini çok pratik buldum. Zaten bu lensin lakabı da “pompalı” imiş. Tele ve 100-400 mm aralığı keskinlik konusunda beni kaygılandırıyordu önceleri… Daha sonra fotoğrafları inceleyince bu özellikte bir lens için görsel kalitenin gayet tatminkar olduğuna kanaat getirdim. Her ne kadar yüksek diyafram, düşük ışık koşullarında bir engel gibi algılansa da gün batımı çekimlerinde çok da yüksek ISO’lara çıkmadan, üstelik otomatik odaklama konusunda da bir sıkıntı yaşamadan işimi görebildim.

Her ne kadar, Camon bayonetine sahip olan lensi adaptör aracılığıyla tam kare aynasız fotoğraf makinemde kullansam da otomatik odaklama hızı ve kararlılığı konusunda sorun yaşamadım. Ayrıca odaklama motorunun da bu çapta bir lenste çok fazla gürültü yapmadığını da söyleyebilirim. Elde çekim yaparken çok sıkıntı yaşamıyorsunuz, ancak tripod için bir bilezik ne yazık ki yok. Bu da üreticinin elde çekim konusunda kendine güveninin tam olduğunun bir göstergesi diye düşünüyorum. Optik sabitleyici sayesinde dört f/stop kadar destek alabiliyorsunuz.

Lensin ağırlığı 1160 gram… Emsallerinden neredeyse 500 gr daha hafif… Çapı 67 mm… Yine emsallerinden 10 mm daha ufak… Fiyat olarak da arada ciddi bir uçurum var. Yine emsalleriyle kıyaslandığında yaklaşık 1200 USD civarında daha ucuz olduğunu söylemek mümkün…

Teknik olarak bakıldığında 15 grupta 21 elementten oluşan dokuz yuvarlatılmış diyafram bıçağına sahip. Bu yapı sayesinde çok tatmin edici bir bokeh sunuyor. Optik tasarımında kullanılan SLD (Super Low Dispersion) özellikli mercek ünitesi sayesinde renk sapmaları, saçaklanma sorunları minimum düzeye indirilmiş, renk kararlılığı ve berraklık özellikleri geliştirilmiş.

Canon, Nikon ve Sigma bayonetler için üretilen lens tam kare fotoğraf makinelerinin yanı sıra APS-C algılayıcılara sahip makinelerde de 160-640 mm odak mesafesinde kullanılabiliyor. Sigma’nın USB dock’unu satın almakta yarar var… Hem güncellemeleri yapmak hem de lensin özel durumlarda kullanımı için “kişiselleştirilmiş” ayarları girmek için…

 

Sonuç olarak, bir süreliğine deneyimleme fırsatı bulduğum bu tele lensi gerek kullanım pratikliği, gerekse sunduğu görsel kalite açısından beğendiğimi söyleyebilirim. Özellikle “pompalı” özellikli olması müthiş avantaj… Fiyatı da bu çapta bir lens için oldukça hesaplı… Vahşi doğa, kuş ve aksiyon fotoğrafı çekenler için ehven bir alternatif…

Exit mobile version