İrlanda’daki Facebook içerik moderatörleri, evden çalışma hakları talep etmek için bugün Başbakan Yardımcısı Leo Varadkar ile bir araya geldi. COVID-19 vakaları artarken bile şirketin onları ofise gelmeye zorladığını söylüyorlar.
Facebook içerik moderatörü olarak çalışan eski bir siyasi mahkum ve hukuk öğrencisi İbrahim Halawa, “Diğer çalışanlar gibi evden çalışmalıyız” dedi. “Onların aldıkları aynı akıl sağlığı hizmetine, aynı faydalara sahip olmalıyız, ama bizde bunların hiçbiri yok. Facebook biz olmadan var olamaz ve bize ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapmayı bırakmalı.”
30 Aralık’tan bu yana İrlanda, beşinci seviye bir tecrit durumunda, yani hane ziyaretleri yasaklanmış ve gerekli olmayan perakende işletmeler kapatılmıştır. Ülkede şu anda 192.645 doğrulanmış COVID-19 vakası var.
Ağustos ayında Facebook, çalışanların Temmuz 2021‘e kadar evden çalışabileceklerini duyurdu. İki ay sonra, Dublin’deki taşeron firma CPL için çalışan içerik moderatörlerine ofise dönmeleri söylendi. The Guardian’a göre şirket onları temel çalışanlar olarak sınıflandırmıştı. Yüksek riskli elemanlar muaf tutuldu, ancak savunmasız aile üyeleri olanlar buna uymak zorundaydı. Daha önce moderatörlere, doğrulanmış bir COVID-19 vakası olması durumunda ofisin 72 saat süreyle kapanacağı söylenmişti. Ancak The Guardian, üç vakadan sonra ofisin açık kaldığını bildirdi.
Peki ya biz?
Bugün bir basın toplantısında Halawa, Varadkar’ın Facebook’a ve CPL’nin bir yan kuruluşu olan Covalen’e yükleniciler ve çalışanlar arasındaki farklı muameleyi sorgulayan bir mektup göndermeyi kabul ettiğini söyledi.
Başka bir Facebook içerik moderatörü olan Paria Moshfeghi, “Sağlığımızın, güvenliğimizin ve yaşamlarımızın onlar için önemli olmadığını açıkça ortaya koydular” dedi. “İş arkadaşlarımız sürekli COVID kapsa da bizi ofise gitmeye zorluyorlar, bizi ve ailelerimizi COVID-19 riski altına sokuyorlar. Bizimle benzer içerik üzerinde çalışan Facebook çalışanları güvende ve evden çalışmalarına izin veriliyor. Peki ya biz?”
Hem Halawa hem de Moshfeghi, diğer Facebook moderatörlerinin öne çıkmak istediklerini, ancak işçilerin imzalamak zorunda kaldıkları katı NDA’lardan korktuklarını vurguladı.
Teknoloji şirketleri, koronavirüs salgını sırasında içeriği hafifletme baskısıyla karşı karşıya kaldı. Mart ayında YouTube, içerik denetleme politikasını uygulamak için daha çok yapay zekaya güveneceğini duyurdu. Eylül ayında şirket, yapay zekanın o kadar etkili olmadığını belirterek, insan moderatörleri geri getirdiğini söyledi.