Güneşe Meydan Okuyan Akıllı Telefon ve Tabletler

Şu ironiye bakın: telefonunuzu dışarıda eğlenceli yaz anları yakalaması için getiriyorsunuz, ancak fotoğrafı çekmek için ekranı yeterince net göremiyorsunuz. Kaotik değil mi?

Ya da köpeğinizi gezdirirken patronunuzdan önemli bir e-posta alıyorsunuz, ancak değil cevaplamak, kelimeleri göremiyorsunuz bile.

Daha da kötüsü, telefonunuz sahildeyken aşırı ısınıyor ve soğuyana kadar kullanamıyorsunuz. Tekleyip duruyor.

Uzun lafın kısası: Akıllı telefonlar ve tabletler genellikle aydınlık ortamlarda iyi çalışmaz. Ancak sıcakta ve güneşli bir günde dışarıdayken de kullanımını kolaylaştırmak için yapabileceğiniz birkaç şey var.

Parlaklığı arttırın

Ekran parlaklığı üzerindeki küçük oynamalar, daha iyi görmenin en kısa yoludur aynı zamanda. Ekranınızı ne kadar parlak hale getirirseniz, güneşte o kadar iyi görebilirsiniz. Bu çok temel bir kanun.

Hem iOS hem de Android’in “hızlı ayarlar” özelliği var- önceki nesil iOS telefonlar ve yazılımlar için iPhone’un altından yukarı kaydırarak ya da güncel model ve yazılımlarda üstten aşağı çekerek parlaklık ayarı yapabiliyoruz. Android’de de ekranda üstten aşağı doğru kaydırarak- parlaklık çubuğunu en sağa kaydırabilirsiniz.

İpucu

Parlaklığınız ne kadar yüksek olursa, şarjınız o kadar çabuk biter ve çok fazla göz yorgunluğuna neden olabilir, bu yüzden her zaman açık tutmayın. Polarize güneş gözlüğü takanlar, ekstra dezavantaja sahip olurlar, bu nedenle sizin için en iyi şekilde olan parlaklık ayarını bulun.

Alternatif olarak, cihazınızdaki “otomatik parlaklığı” etkinleştirirseniz çevrenizdeki ışık miktarını algılar ve ekran parlaklığını buna göre otomatik olarak ayarlar. Bu özellik iyidir, pil verimliliğine de katkı sağlayabilir.

Parlama önleyici kılıflar ve ekranlar kullanabilirsiniz

Bu teknolojiler, ekranların optik performansını artırarak, iç ve dış mekanlarda yaygın olarak kullanılabilir. Peki bu teknoloji nasıl çalışıyor?

Parlama önleyici kaplamalar, zorlu ortam ışığı koşullarında mükemmel performansa sahiptir. Normal camlarda, ortam ışığının güçlü yansıması görünürlüğü azaltır ve izleyici için sorunlara neden olur.

Camın bir tarafında veya iki tarafındaki çok katmanlı buhar biriktirme kaplaması yansıtmayı en aza indirgemek ve geçirgenliği en üst seviyeye çıkarmak için tasarlanmıştır.

Bazı akıllı telefon kullanıcıları- özellikle sahada çalışanlar- parlama önleyici kapak kullanmaktan hoşlanıyor. Cüzi bir fiyata alabileceğiniz bu kılıflar, telefonun ekranını fiziksel olarak güneş ışığından koruyor.

Bir akıllı telefon kılıfı satın aldığınızda olduğu gibi, telefon modelinize uygun bir tane satın almanız gerekecek. Çoğu kolay taşınma için katlanabilirken, bazıları cama yapışıyor. Bu kılıfları dışarıda bulmak zor olabilir, fakat internetten kolayca bulabilirsiniz.

Ayrıca, çizilme veya çatlama olasılığını azaltmak amacı olan ekran koruyucularını biliyoruz, bazı ürünler de güneş ışığının parlamasını azalttığını iddia ediyor. Yine çok pahalı olmayan bu “mat” ekran koruyucuları, mevcut ekranınızın üzerine yapıştığı için tam telefonunuza uygun bir tane satın almanız gerekiyor.

Erişilebilirlik ayarlarını kurcalayın

Doğrudan güneş ışığı altındayken, bazı telefon kullanıcıları e-postalar, kısa mesajlar veya e-kitaplar gibi metinleri siyah ekranda beyaz kelimeler şeklinde geldiği için okumayı daha kolay bulurlar. Örneğin Android’deki ‘Gece Modu’ bu noktada iyidir. Denemeye değer. Telefonunuzun Erişilebilirlik ayarlarından metin rengine tersine çevirebilirsiniz.

Güneşte telefonunuzu görmekte ve metinleri okumakta zorlanıyorsanız, kolaylaştırmak için renk tonu ve diğer ince ayarları yine Erişilebilirlik ayarlarından düzenleyebilirsiniz.

Ve unutmayın: telefonun klavyesini görmekte sorun yaşıyorsanız, sesinizi kullanarak (Siri veya Google Asistan gibi kişisel yardımcılarla) dikte de edebilirsiniz. Bu arada araya küçük bir ipucu daha sıkıştıralım; “Gönder”e basmadan önce ekranda neyin yazıldığını tekrar kontrol ettiğinizden emin olun ki, talihsiz mesajlar göndermeyin.

Güneşte daha iyi görüntü veren cihazlar kullanabilirsiniz

Ekranın türü (IPS, AMOLED, vb.) ve arka plan parlaklığı gibi, ekranınızın dışarıda okunabilirliğini etkileyen bazı faktörler vardır.

Bununla birlikte, dışarıda daha iyi görülen, kullanılabilen bir akıllı telefon satın alma ihtimaliniz yok, ancak bazıları diğerlerinden daha iyi. Daha yeni ve birinci sınıf cihazlar genellikle daha kaliteli ekranlara ve daha yüksek parlaklığa sahiptir.

Ve daha sert ortamlarda çalışmak için tasarlanmış telefonlar var. Bu “sağlamlaştırılmış” telefonlar- CAT S60, Sonim XP7 ve Kyocera DuraForce gibi – su geçirmez ve düşmeye / darbelere karşı dayanıklıdır. Bazılarının parlama önleyici ekranları, sahada çalışan kişiler için eldivenle de kullanılabilir.

CAT S60

Türkiye’de çok rahat bir şekilde temin edilebilen zorlu çevre koşullarına karşı yüksek izolasyonlu model, 840 TL gibi bir fiyat etiketiyle geliyor. 8 çekirdekli işlemcisi, 32 GB hafıza ve 3 GB RAM gibi özellikleri ile orta segmente de göz kırpıyor.  Super Bright a-Si AHVA adı verilen ekran teknolojisi sunuyor. Bu ekran HD çözünürlükte görüntüyü 4.7 inç ekran boyutuyla sağlıyor. Güncele yakın işletim sistemi versiyonu, 13 MP arka ve 5 MP ön kamerası ile beklentilere gayet iyi yanıtlar verebilen bir ‘yaza özel’ muazzam ekranlı akıllı telefon.

Sonim XP7

Listenin en düşük donanımlı ve en bütçe dostu modeli. 1.2 GHz hızında çalışan giriş seviyesi, 4 çekirdekli işlemcisi, 16 GB RAM ve 1 GB depolama alanı sunuyor. Hafızasının 12 GB’lik kısmı boş, yani kullanılabilir. microSD desteği de mevcut. Muazzam seviyede net bir ‘güneş altında görünüm’ özelliği sunan ekranı aynı zamanda kılcal çizilmelere karşı da dayanıklı. Bu arada eldivenle de kullanılabileceğini belirtelim.

Kyocera DuraForce 2

Su geçirmeyen modelde ideal bir işlemci mevcut. Kullanışlı depolama alanının yanı sıra microSD desteği bulunuyor. 40 derecede dahi güvenle çalışabilen model bir nebze ‘alternatif’ ve ‘endüstriyel’, ancak güneşte en iyi görünen ekranlı akıllı telefonlardan da biri. Eğer güneş konusunda yaz aylarında ciddi seviyede mustaripseniz Kyocera DuraForce iyi bir seçim.

Telefonların dışında, “e-mürekkep” ekranlı elektronik kitap okuyucular da dışarıda okumak için arkadan aydınlatmalı tabletlerden çok daha iyidir.

E-kitap okuyucu seçerken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta; bu cihazların tek işlevinin, tek görevinin e-kitap okumanızı sağlamak olması… Yani bir e-kitap okuyucudan aynı anda internette sörf yapmayı, fotoğraflarınızı görüntülemeyi, müzik çalmayı, oyun oynamayı beklemeyin. Hatta tavsiyemiz, bunların hepsini yaptığı iddiasındaki cihazlardan uzak durun.

Nook GlowLight

Barnes & Noble kitapçılar zincirinin e-kitap okuyucusu olan Nook GlowLight, 6 inç ekrana ve 758×1024 ekran çözünürlüğüne sahip. Dahili ekran aydınlatması bulunan Nook GlowLight, böylelikle geceleri de okunabiliyor. Tek şarjla 8 haftaya kadar kullanım imkanı sunan Nook GlowLight, hafızasında 2000 kitap barındırabiliyor.

Kindle PaperWhite

Amazon.com’un e-okuyucu pazarında çığır açan cihazı PaperWhite’ın en önemli özelliği şu; sahip olduğu ışıklandırma patentli bir teknoloji ve sadece bu cihazda var. Yani az önce tanıttığımız Nook ya da birazdan tanıtacağımız Calibro dahil, diğer ışıklandırmalı e-kitap okuyucular aynı tablet ve telefonlar gibi arkadan ışık verirken, PaperWhite da böyle değil. Bu yüzden normal bir kağıttan farkı yok ve kesinlikle gözü yormuyor. 6 inçlik cihaz sadece 206 gram ve 1100 kitap barındırabiliyor, üstelik pili de 8 haftaya kadar dayanıyor.

Calibro Basic

Calibro Basic, 4 GB hafızası ile yaklaşık 3 bin kitabı barındırabiliyor. Üstelik hafızası SD kart ile 32 GB’ye yani yaklaşık 24 bin kitaba kadar yükseltilebiliyor. 6 inç ekrana sahip cihaz dahili WI-FI destekliyor ve kendi mağazasından tek tıkla kitap indirebiliyor. Pil ömrü yaklaşık 30 gün.

Güneşten kaçının

 

Telefonunuzun ekranını net bir şekilde görmek istiyorsanız, gölgede de oturabilirsiniz tabii.

Okumanız ve yanıtlamanız gereken önemli bir e-postanız varsa, işiniz bitinceye kadar bir ağacın altına oturabilir veya bir binaya ve bir tentenin altına yaslanabilirsiniz.

Silmeden önce buna dikkat!

Akıllı telefonunuzda çektiğiniz fotoğraflara veya videolara bakıyorsanız, dışarıdayken beğenmediklerinizi asla telefondan silmeyin. Çekimi bilgisayar monitöründe daha büyük görene kadar bekleyin. Neden mi? Çünkü düşündüğünüzden daha iyi olabilir. Ayrıca, telefonunuzdaki medyayı silmek bataryadan yer. Telefonunuzda muhtemelen çok fazla yer olması nedeniyle, bunu daha sonra evinizde ya da otel odanızda yapabilirsin


 

Exit mobile version