İlk dönemlerinde askeri amaçlarla kullanılan drone artık çok daha genel bir kesim tarafından erişilebilir ve deneyimlenebilir durumda. İngilizce’de erkek arı anlamına gelen drone, aslında Unmanned Aerial Vehicle kelime öbeğinden çıkışla türetilen ve evrensel olarak kabul görmüş bir sözcük. Herhangi bir marka ya da modeli değil, bir teknolojik ürün segmentini ifade ediyor.
Teknoloji mağazalarına gidilip satın alınabiliyor ya da eğer bu tip şeylerle ilgileniyorsanız parçaları toplanarak yapılabiliyor.
Özellikle maliyetlerin düşürülmesi ile bireysel kullanıcılar için pek çok farklı modelde üretim sağlandı. Farklı özelliklerde ve amaçlarda satışa sunulan drone’ların olduğunu söylemek mümkün.
Peki drone’lar hangi amaçlarla kullanılıyor, yükseklerde kontrolü nasıl sağlanır, bu kapsamdaki eğitimi nasıl oluyor?
Drone’ların Kullanılabileceği Alanlar
- Fotoğrafçılık
- Videografi
- Taşımacılık-kargo
- Eğlence
- Spor (drone yarışları)
Drone Kullanımında Eğitim Unsuru
Siz de bir drone sahibi olmak istiyorsanız, bu konuda ilk olarak eğitim almalı ya da kendinizi eğitecek adımlar atmalısınız. Bu konuda başlangıç aşamasında Youtube bünyesinde birçok örnekle karşılaşmak ve videolardan yararlanmak mümkün.
Bir operatör tarafından (siz veya başkası) uçurulan drone’lar, zannedildiği kadar kolay bir kullanıma sahip değil. Pek çok modelinde kamera bulunduran cihazlar, genelde akıllı telefon veya tablet ile yönlendiriliyor. Bunun yanında üzerinde yer alan kamera sayesinde gerçek zamanlı görüntü elde ediliyor.
Drone’un hız ve macera için kullanımı da oldukça yaygın. Giriş seviye bütçeler üzerinden ele alındığında bir nevi oyuncak olarak da düşünülebilir.
Eğitim konusunda ise özellikle kalabalık alanlarda kullanım yapacak kişilerin dikkat etmesi gerekiyor. Çünkü gerekli eğimini alınmaması aracın yanlış uçurulması ya da kontrol edilememesi sonucunda birçok insana zarar vermesi gibi istenmeyen durumlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle kalabalık ortamlarda kullanmaya başlamadan önce uçuş dersleri alınması ya da ilk olarak açık ve insansız alanlarda test yapılması dikkat edilmesi gerekenlerin başında yer alıyor.
Drone ile Fotoğraf ve Video Keyfi
Drone’lar hem orta hem de üst düzey modellerinde kamera bulunduran ya da kamera takılabilen cihazlar. Kameralar sayesinde video ve fotoğraf çekimi yapmak mümkün. Ayrıca bazı cihazlarda kamera ile direkt olarak iletişim kurulabiliyor ve bu sayede kadraj ayarlamaları da yapılabiliyor. Bu ayarlama sayesinde fotoğraf ve video çekerken kullanıcı tam olarak ne çektiğini ya da ne çekmek istediğini kolayca ayarlayabiliyor.
Başka bir konu da drone ile video ve fotoğraf çekiminde oldukça etkileyici sonuçların elde edilmesi oluyor. Çünkü drone ile fotoğraf ve video çekimlerine farklı bir perspektif geldiğini söylemek mümkün. Hatta bu cihazlar ile çekimi zor olan noktalardan fotoğraf ve video çekimi yapılabiliyor. İstenen bir yükseklikten ya da açıdan drone ile fotoğraf ve video çekimi günümüzde artık çok kolay.
Elbette drone’un beraberinde getirdiği bu avantajlar son yıllarda dizi ve filmlerin de farklı bir bakış açısı kazanmasını sağladı. Pek çok dizi, film ya da belgeselde drone ile gerçekleştirilmiş özel çekimler görmek mümkün. Bir şehrin üstten çekimi ya da doğada yapılan geniş açıya sahip çekimler bunlardan sadece bazıları.
Drone’da Kontrol Nasıl Yapılır?
Günümüzde her drone bir operatör aracılığı ile uçuruluyor ve kontrol ediliyor. Son yıllarda kullanıcı takibi yapan drone’lar üzerinde çalışılsa da hala kontroller bir operatör ile yapılmaya devam ediyor. Hatta bu konuda Lily adlı drone örnek verilebilir. Bu cihaz, kullanıcıda bulunan bir algılayıcı sayesinde otomatik takibe geçiyor.
Operatör kontrolünde uçurulan drone’lar için eğitim almak ve bunun yanında deneyimli ve tecrübeli kişiler ile bir süre çalışmak öncelikli hususlardan biri.
Drone’ların ‘yarış amaçlı’ kullanımı da son derece yaygın. Bu kapsamda özellikle ‘koronavirüs öncesi dönemde’ ilgi çekici gelişmelere tanıklık etmiştik. İlerleyen dönemde yeniden gündeme gelmesi beklenen drone yarışları, özetle tribünlerde oturmak ve drone yarışlarını izlemek gibi yenilikçi bir hız ve rekabet deneyimi vadediyor. Drone ile akrobasi de bir diğer trend konu. Red Bull gibi aksiyon odaklı markaların bu alanda birçok etkinlik sunduğu biliniyor.
Her Bütçeye Uygun Drone’lar
PowerVision PowerEgg X
Suyu sevmeyen dronların hakim olduğu bir pazarda, PowerVision’ın hava küresi, yağmurda uçma ve göllere inme kabiliyeti ile (Sihirbaz paketi ile) ayırt edilir. Görüntü kalitesi, plastik su geçirmez muhafazadan etkilenir, ancak ıslak malzemede çalışabilmek ve üzerinde yüzebilmek için bir dizi yaratıcı olasılık sunar.
PowerEgg X ayrıca bir el gimbal kamerasıdır. Bir tripoda monte edilebilen ve el hareketleriyle kontrol altına alınabilen otonom bir AI kamerası olarak da kullanılabilir.
PowerEgg X, parlak koşullarda iyi, ayrıntılı 4K çekimler yapıyor, ancak sabit diyafram açıklığı, sabit odaklı 12MP 1/2,8 inç CMOS sensörüyle dikkate değer. Bir de ham video formatlarında kayıt yapmak mümkün değildir. Yine de, kötü hava koşullarında kısa, keskin video sekansları için PowerEgg X en iyi seçeneklerden biridir.
X12 WiFi FPV
Daha yolun başında olanlara hitap ediyor ancak bu cihazın, yine de gelişmiş fonksiyonlar bulundurduğunu söyleyebiliriz. X12 kod isimli üründe, 2 MP çözünürlüğünde geniş açılı çekim ve 0.3 MP çözünürlüğünde Wi-Fi üstünden eşzamanlı görüntü yansıtma işlevine sahip dahili kamera yer alıyor.
Autel Evo Lite+
Autel’in en son DJI rakipleri serisinin amiral gemisi uçan makinesi olan Evo Lite+, Air 2S ile doğrudan rekabet ediyor. 1 inçlik bir sensör kullanarak 30 fps’de 5,4K çekim yapabilen cihaz, oldukça benzer bir özellik sayfasını paylaşıyor. Ama aynı zamanda 40 dakikalık uçuş süresi ve ayarlanabilir diyafram açıklığı (f/2.8 ile f/11 arasında değişen) ile Air 2S ve Mavic Pro 2’yi de geride bırakıyor.
Lite+ modeli, Evo Lite kardeşinin dördüncü eksen stabilizasyonundan yoksundur, ancak sensöründeki daha büyük pikseller, loş koşullarda daha iyi ışık toplama potansiyeli sağlar.
Teeggi T10 Mini
Drone uçurmayı başarmak istiyorsanız, egzersiz yapmanız gerekir. “Bu yola baş koydum.” diyorsanız, ilk adımı atarken hem ufak hem de bütçenizi fazla zorlamayacak bir ürün tercih etmeniz yararlı olacaktır. Teeggi T10 Mini, başlangıç için oldukça idealdir ve 4 pervaneli uçan cihazlardaki hareket mekanizmalarını kavramanıza, onları kontrol etmeyi öğrenmenize yardımcı olacaktır. Ufak bir yapısı vardır ve montunuzun cebinde bile taşıyabilirsiniz.
Oldukça ufak bir yapısı var fakat kapsamlı özellikler barındırıyor. Kendini havada sabit tutabilen bu ürün, çapı 30 metre olan bir mekânın içinde birinci şahıs görünümünde yani FPV kullanım olanağı sağlıyor.
DJI Mini 3 Pro
Mini boyutlu, mega yetenekli DJI Mini 3 Pro, taşınabilir olduğu kadar güçlü. 249 g’dan daha hafif ve yükseltilmiş güvenlik özellikleriyle serisinin en iddiaları arasında. 1/1.3 inç sensör ve üst düzey özelliklerle Mini uçmanın ne demek olduğunu yeniden tanımlıyor.
Mini 3 Pro, her uçuştan daha fazlasını elde etmek için optimize edilmiş tamamen yeni bir görünüme sahip. Daha büyük pervaneler, gövde eğimi ve güçlü bir engel algılama sistemi ile aerodinamik tasarım, uçuş süresini ve güvenliği artırıyor.
Yeniden tasarlanan gimbal, düşük açılı çekimler ve Gerçek Dikey Çekim için daha geniş bir dönüş aralığı sunarak sonsuz yaratıcı fırsatlara olanak tanıyor.
Merak edilen sorunun yanıtı: Drone nedir?
İngilizce’de erkek arı manasına gelen drone, aslında Unmanned Aerial Vehicle kelime öbeğinden çıkışla türetilen ve evrensel olarak kabul görmüş bir sözcük. Herhangi bir marka ya da modeli değil, bir teknolojik ürün segmentini ifade ediyor.
Drone Tipleri
- Uçak tipi: Uzun menzile sahip olan uçak tipi drone’lar, tek pervane ve motora sahiptir.
- Helikopter tipi: Daha çok akrobatik gösteriler için tercih edilen drone’lar, tipik olarak büyük boyutlu helikopterlerin belirli ölçeklerde küçültülmüş halidir.
- Multikopter drone: En popüler drone tipidir. ‘Multi’, çok motorlu olma özelliğine işaret eder.
Drone öncesi buna dikkat!
Kalabalık ortamlarda kullanmaya başlamadan önce uçuş dersleri alınması ya da ilk olarak açık ve insansız alanlarda test yapılması dikkat edilmesi gerekenlerin başında yer alıyor.
Drone ile Çekim ve Kayıtta Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Işık kontrastının daha düşük olduğu güneşin doğuş ve batış saatlerini tercih edin. Bu saatlerde daha az ışık patlaması olur, aşırı karanlık alanlar oluşmaz ve dokular daha belirgindir.
- Micro jitter adı verilen titreşim sorunları nedeniyle görüntüler bulanık olabilir, çözümü ise ND filtre kullanımıdır.
- Çok daha kaliteli çekimler için gündüzleri polarize filtre kullanımı önerilir. Daha doygun ve sinematik görüntüler için birebirdir.
- Drone kullanımı zordur. Bir anda uzman olamazsınız. Özellikle yumuşak ve yavaş hareketlerle kullanım için uzun saatler, günler boyu aracı deneyimlemek gerekecektir. Sinematik etkiyi en üst seviyede bulmak için yumuşak ve yavaş hareketlerle kullanım şarttır.
- Drone kameraları küçük sensörlere sahiptir. Bu yüzden renklerde bazı sorunlar oluşabilir. Neyse ki video ve fotoğraflarda renklerin düzenlenebilmesi oldukça kolay. Ancak bu noktada drone’lardaki çekim ayarlarından ‘flat’ın tercih edilmesini öneririz. Bu sayede sonrasında daha kolay yapılandırılabilir video-fotoğraflar elde edilecektir.