Doğa Fotoğrafçılığı: Gökyüzü Fotoğrafları için İpuçları

Manzara fotoğraflarında, genellikle, yeryüzündeki nesnelere ağırlık verilir; gökyüzü ikinci plândadır. Oysa gökyüzü renkli olduğu, canlı ve çarpıcı göründüğü zamanlarda başlı başına bile manzara konusu olabilir. Bu yönüyle gökyüzü, fotoğrafçılara geniş imkânlar sunan önemli bir konudur.

Gökyüzü, sadece boş ve renksiz olduğu zamanlarda yani kapalı havalarda çerçeveye alınmayabilir; bunun dışında manzara fotoğraflarını tamamlayan en önemli unsurlardan biridir. Bu konunun değerlendirilmesinin sınırlarını fotoğrafçının çalışkanlığı, becerisi ve hayal gücü belirler. Ayrıca gerek gündüz gerekse gece çekilebilecek farklı ve birbirinden etkili gökyüzü görüntülerini yakalamanın tekniklerini, inceliklerini, ipuçlarını bilmek gerekir.

Gökyüzü Fotoğrafçılığı İçin Bilmeniz Gerekenler

Bulut fotoğrafı hemen hemen her mevsim çekilebilecek ve neredeyse tüm manzara fotoğrafçılarının yararlandığı gökyüzü görüntüleridir. Çünkü gökyüzünü çekici yapan değişik boy ve şekillerdeki bulutlardır. Gökyüzü takip edilerek fark yaratan ilginç bulut manzaraları yakalanabilir. Ancak gökyüzünün parçalı bulutlu olduğu zamanlarda çekilen fotoğraflar genellikle daha tatmin edicidir. Bulutlar bazen hareket halindedirler, güneşin önüne gelerek koyu gölgeler oluştururken kenarlarını beyazlatan ışıklar bulutun arkasından fışkıran huzmeler gibidir, bazen de pamuk yığınlarını andırırlar. Bulut fotoğrafları sadece parlak güneşli havalarda değil, kapalı ve yağmurlu havalarda da çekilebilir. Yağmur öncesi gökyüzündeki siyah bulutlar da, mavi gökyüzündeki beyaz bulutlar kadar ilginç olabilir.

Sadece bulut manzaraları çekilebilir, ama tercih edilen / ideal olan bulutlu bir gökyüzüyle birlikte yeri de görüntüye almaktır. Yerin, görüntünün alt kısmında % 20-25’lik kadar bir alanı kaplaması uygun olur. Bu alanda deniz, dağ, tepe, bozkır, bir ağaç ya da nehir gibi yerle bağlantıyı oluşturan bir görüntü bulunmalıdır. Bunu sağlamanın kolay yolu geniş açılı bir objektif ile çekim yapmaktır. Bir başka yöntem de çekimi yer seviyesinden yapmaktır; yer seviyesinden çekmek gökyüzü fotoğraflarını sıradanlıktan kurtarır.

Bulut fotoğrafı günün her saatinde çekilse de, özellikle güneşli günlerde, sert öğle ışığında çekim yapmaktan kaçınılmalı, gündoğumu ve günbatımına yakın saatler tercih edilmelidir. Bu saatlerde bulut renkleri de farklı olur. Ayrıca göl ve büyük nehirlerde, ışığın dar açı ile geldiği zamanlarda, oluşan ilginç bulut yansımaları da fotoğraflanabilir görüntülerdir.

Daha doygun / koyu mavi bir gökyüzünün bulutlarla güzel bir kontrast oluşturduğu ve bulutların içindeki ince ayrıntıların ortaya çıkartıldığı görüntüler elde etmek için polarize filtre kullanılmalıdır. Işık ölçümünü gökyüzünün mavi kısmından alınmalıdır. Eğer gökyüzünde pamuk yığını gibi beyaz parlak bulutlar çoksa ve ölçüm sistemi yanılıyorsa,+1 kadar pozlama telafisi yapılmalıdır. Çerçeveye böyle bir gökyüzüyle yer de alınıyorsa ND grad / degrade / koyudan açığa geçişli filtre de kullanılmalıdır.

Bulut fotoğrafı çekerken yavaş bir enstantane hızı tercih edilirse bulut hareketleri görüntüyü dokulu ve belirgin hale getirir. Ayrıca ND filtre kullanılarak daha uzun pozlama ile bulutların hareketleri ilginç hale getirilmiş görüntüler elde edilebilir. Bulutların tanınması, çeşitlerinin / adlarının öğrenilmesi ve görünme / oluşma zamanlarının bilinmesi yararlı olur. Örneğin gökyüzünde sıcak / güneşli günlerde gün ortasında görülen ve en güzel görüntüleri oluşturan pamuk yığınları şeklindeki alçak bulutlar “kümülüs”lerdir. Gökyüzünde parçalar halinde düzenli bir dağılıma sahip, gri veya beyazımsı alçak katmanlardan oluşan fotojenik bulutların adı “stratokümülüs”tür. Gök gürültüsü ve şimşekle birlikte görülen büyük fırtına bulutlarına ise “kümülonimbus” denir.

Gökkuşağı Fotoğrafı için Doğru Zaman ve Doğru Yerde Olmak Gerekir

Gökkuşağı fotoğrafı, şanslı doğa fotoğrafçılarının arşivinde bulunan görüntülerdir. Çünkü çok az rastlanılan meteorolojik bir olay olan gökkuşağı, özellikle yerel ve sağanak yağmur sırasında veya yağmurun hemen arkasından, canlı renkleriyle, kısa bir süre görünür. Bu nedenle gökkuşağı fotoğrafı çekebilmek için doğru zamanda doğru yerde olmak, yani uygun mevsimde ve yağmurlu havalarda doğada bulunmak gerekir. Gökkuşağı sağanak yağışların ve sisin en çok olduğu ilkbaharın son ayları ile yaz başı ve sonbaharda görülür.

Gökkuşağı; ışık ışınlarının yağmur damlaları veya sis tanecikleri tarafından kırılması ve yansıtılması ile meydana gelir. Gökkuşağı güneşin tam karşısında oluşur, yani gökkuşağı karşıda görüldüğünde, güneş kesinlikle arkanızdadır. Bu nedenle sabahları gökkuşağı batıda, akşamüzeri ise gökkuşağı doğuda aranmalıdır. Gökkuşağını görebilmek için güneş ve yağmur damlaları ile belirli bir açıda olmak gerekir. Bazen tamamen bazen kısmen görünen gökkuşağı yarım çember, yay veya ışık bandı şeklinde oluşabilir. Güneşin ışınlarının yeryüzüyle açısına göre gökkuşağının konumu da değişir. Örneğin güneş yükseldikçe gökkuşağı dairesi aşağı iner ve güneş tam tepedeyken yerden görünmez; uçaktan bakılırsa daire şeklinde görülür. Gökkuşağının görünebilmesi için güneşin ufuk çizgisinin en fazla 42 derece üstünde olması gerekir. Bunun için de gökkuşağı sabah ve ikindi sonrası sağanak yağışlardan sonra daha çok görülür. Şelalelerde de, güneş ışınlarının su damlaları üzerine uygun açı ile geldiği saatlerde gökkuşağı oluşur.

Gökkuşağı fotoğrafı çekerken, geniş açılı bir objektif ile kuşağın tamamının görüntüleneceği gibi daha dar açılı bir objektif kullanılarak belli bir kısmı da görüntülenebilir. Her iki tercihte de dikkat edilmesi gereken ilk husus, gökkuşağının yerle buluştuğu noktanın (ayağının) belirgin olarak fotoğraflanmasıdır. Bu nokta fotoğrafın ilgi merkezini de oluşturabilir. İkinci husus ise, gökkuşağı fotoğraflarında çekiciliği artırmak için koyu ve dağınık olmayan bir arka plân tercih edilmelidir.

Gökkuşağı Çekerken Diyafram Değeri Ne Olmalıdır?

Gökkuşağı fotoğrafı çekerken -eğer bulunulan yerin imkânları uygunsa- ön plâna sade, basit nesneler konulabilir. Bu nesneler üzerine, f/8, f/16 arasında bir diyafram değeri ile netleme yapılarak makul bir alan derinliği sağlanabilir. Işık ölçümü gökkuşağının üzerinden yapılmamalıdır; pozometreyi yanıltabilir. Netleme ile ilgili bir başka husus da netlemenin elle yapılmasıdır. Gökkuşağının çeşitlerini öğrenmek ve çoğunlukla oluştukları mevsimleri / zamanları bilmek, görüntülerini yakalamakta fotoğrafçılara yardımcı olur, şanslarını artırır.
Yıldız fotoğrafları da ilgi uyandıran manzaralardır. Gece yıldızlı bir gökyüzü veya samanyolu, on-on beş saniyelik bir süre pozlanarak, doğal görünümü ile çekileceği gibi daha uzun süre pozlama ile yıldız izleri / çizgiler oluşacak şekilde de görüntülenebilir. Dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesi nedeniyle yıldızlar uzun süre izlendiklerinde kutup yıldızının etrafında halka şeklinde dönüyormuş gibi algılanır ve çizgiler oluştururlar. Bu hareketi fotoğraflamak iyi bir görsel ziyafettir.

Geceleyin gökyüzü fotoğrafı çekmek için ayın görünmediği veya yeniay / hilal durumunda iken, gökyüzünün bulutsuz / açık olduğu bir gece şehir ışıklarından uzak ve uçakların geçmediği bir yere gitmek, başka bir deyişle yerleşim yerlerinden uzak ışıksız bir ortamda olmak gerekir.(Ayın görünmediği ve yeniay / hilal olduğu günler rasathanelerin web sayfalarından öğrenilebilir.)

Uygun yer bulununca çekim süreci şöyle işletilir: Geniş açılı objektif takılı makine tripoda yerleştirilir. Çekim modu “manuel”, örtücü “bulb” konumuna ayarlanır. Kadraj oluşturulur, f/4, f/5.6 gibi açık bir diyafram (yıldızların parlaklığına göre diyafram değerlerinde değişiklikler yapabilir) en çok 100 ya da 200 (yıldızlar yeterli parlaklıkta değilse 400) ISO değeri belirlenir ve sonsuza ya da görünen bir yıldıza netlik yapılır. Kadraj oluşturulunca, deklanşör kablosu / uzaktan kumanda ile deklanşöre basılarak kilitlenir. 45 dakika veya 1 saat kadar süre ile çekim gerçekleştirilir. Aslında uzun çizgili ilgi çekecek görüntüler için daha uzun süre çekim yapılabilir. Ancak dijital makine ile yapılan uzun süreli çekimlerde hem sensörün ısınarak zarar görme hem de çokça kumlanma (nois) oluşması riski vardır. Bu nedenle en iyi yıldız fotoğrafları filmle çekilir.

Fotoğrafta sadece gökyüzü (yıldızlar veya yıldız çizgileri) olabileceği gibi, altta veya yanda konuyu tamamlayıcı bir nesne de kadraja dâhil edilebilir. Görüntüye bir ağacın, bir kayanın, bir tepenin dâhil edilmesi fotoğrafın etkisini artırır. Öne konan nesne uygun mesafede ise -ışıkla boyama yöntemiyle- aydınlatılabilir. Güneş battıktan 50-60 dakika sonra çekilen fotoğrafların zeminleri koyu mavi olur; bundan sonraki çekimlerde zemin giderek kararacaktır. Çekim, makine kuzey yöne döndürülerek yapılıyor ve kutup yıldızı kadraja giriyorsa daireler, girmiyorsa eğri çizgiler oluşur. Yıldız fotoğrafı çekerken farklı yönlerde çekimler yaparak, hepsi birbirinden güzel farklı görüntüler elde edilebilir.

Yıldız Fotoğrafı Çekerken Neler Yapılmalıdır?

Yıldız fotoğrafı çekmenin bir başka yöntemi de 10, 15, 20 ya da 30 saniyelik sürelerle peş peşe 150-250 civarında fotoğraf çekerek, istifleme yöntemiyle bunları birleştirmektir. Bu yöntemle sensörün ısınması ve kumlanma riskleri azaltılabilir, ancak çizgilerin kesik olma ihtimali artar.

Ay fotoğrafı -yeniay da olsa dolunay da olsa- berrak bir hava ve açık bir gökyüzü olduğu gecelerde çekilmelidir. Böyle bir gökyüzü yazın kısa yağmurların ardından, kışın ise ayaz gecelerde oluşur. Şehir ışıklarından uzakta ve 1000 m gibi bir rakımda / yükseklikte çekim yapmak, iyi bir fotoğraf için avantaj sağlar.

Ay fotoğrafı çekiminde önemli olan ayın yüzeyi / detayı gözükecek şekilde bir çekim yapabilmektir; ay sadece parlak bir beyazlık olarak gözükmemelidir. Ay yüzeyinde gerekli netliği sağlayabilmek için en az 300mm odak uzaklıklı bir objektif, tripod ve uzaktan kumanda / deklanşör kablosu kullanılmalıdır. Ayrıca ışık ölçümü, nokta ya da merkez ağırlıklı ölçüm sistemi kullanılarak ayın üzerinden yapılmalıdır. AF modu sağlıklı çalışmayacağından manuel / elle netleme tercih edilmelidir. Bilinmesi gereken bir başka husus da ay fotoğrafı çekerken uzun pozlama yapılmamalıdır. Uzun pozlama yapıldığında dünyanın ve ayın dönüş hareketleri nedeniyle, görüntü hareketli olur, keskinlik elde edilemez.

Makine ayarlarına gelince beyaz ayarı gün ışığı olmalı, en düşük ISO değeri kullanılmalı, diyafram değerleri f/5.6 ya da f/8 olmalıdır. Örtücü hızı için 1/125 ya da 1/250 yeterli olacaktır. Ayın çok ışıklı olduğu zamanlarda üzerindeki gölgeler kaybolur ve düzleşir.

Çerçeveyi / kompozisyonu oluştururken çevreden / yeryüzünden bazı nesneleri görüntüye dâhil etmek fotoğrafı sıkıcılıktan kurtarır. Ayrıca kadraja dâhil edilen unsurlardan 2-3 km geriden fotoğraf çekilirse ay daha büyük görünür. Böyle bir çekim ayın dünyaya daha yakın olduğu mart ve eylül aylarında yapılırsa ay daha da büyük gözükür.

Ayın doğumu ve batımı da etkileyici manzaralar oluşturur. Dolunaydan bir gün önce, gün batımına yakın saatlerde doğmakta olan ayın en güzel görüntüsü yakalanabilir. Benzer şekilde dolunaydan bir gün sonra ise gün doğumu sırasında batan ayın en güzel fotoğrafı çekilebilir. Ayın dolunay halinin gerçekleşeceği tarih rasathanelerin web sayfalarından öğrenilebilir.

Hasan Atabaş / hasanatabas99@hotmail.com

Exit mobile version