İlk Apple MacBook Air’imi 2013 yılının sonuna doğru almıştım. Zamanının çok ötesinde hissettiriyordu, hafifti ve klavyesine dokunmak, yazı yazmak inanılmaz keyifliydi. Yazı yazmak için daha iyisi olamaz diye düşündürdü. Dizi izlemek, uzun pil ömrü sayesinde dilediğim her yerde internete girmek, yazmak derken klasik bir ‘MacBook Air’ kullanıcısı görünümü sergiliyordum. Hatta yeni ilerleyen yıllarda yeni başladığım iş yerlerinde bulunan bilgisayarların yerine kendi MacBook Air’ımı taşımaya başladım. Ondan ayrılamıyordum.
Bununla birlikte oyun oynamak neredeyse imkansızdı, seneler geçtikçe gittikçe kötüye giden (çok düşük ayarlarda oldukça keyifsiz bir deneyim haline dönüşen) bu durumun nihayeti oyun oynamayı bırakmam oldu.
Genel itibarıyla kullanışlı, hızlı ve sessizdi. Test merkezimize ulaşan yeni nesil MacBook Air’i tamamen tarafsız bir gözle -önceki nesil modellerle- kıyaslamak hoş bir deneyim olacak. Elbette modeli genel özellikleriyle ele alarak artıları ve eksilerini de değerlendireceğiz. İlk olarak tasarımına yakından bakıyoruz…
Tasarım
Ekranının etrafını saran bir çerçeve hissi artık yok, çünkü siyah renk sayesinde çerçeve görünümü artık hissedilmiyor. Bununla birlikte modelin enlemesine ve boylamasına son derece kısa olduğu dikkatlerden kaçmıyor. İnce ekran çerçevesi, özellikle alt kısımda kendisini iyiden iyiye hissettiriyor.
Tuşlar kısa bir mesafeyle basılabilir özellikte. Tuş aralıkları bir nebze az, ancak bu iki durum birlikte ele alındığında yazma eylemini daha kolay hale getiriyor. Klavyenin sağ ve sol kısımlarında birer hoparlör ızgarası var, ilginç bir estetik katma değer oluşturan bu detayla birlikte trackpad’in genişliği oldukça iddialı. Önceki nesil trackpad’e (Apple Force Touch trackpad olarak adlandırıyor ama biz sadece trackpad diyeceğiz) göre ciddi bir büyüme söz konusu. Kullanımı çok etkilediğini düşünmediğim bu özelliğin negatif yönü bilek yaslama alanının iyice daralması. Burada bir de Touch ID var, artık açma-kapama tuşu yerine parmak izi sensörüne ev sahipliği yapıyor yeni MacBook Air.
Ekran kapağının üzerinde Apple logosu bulunuyor. Yanlarda iki adet Thunderbolt 3 portu ve bir de kulaklık girişi yer alıyor. Thunderbolt 3 portlarının birbirine çok yakın konumlandırılmış olması nedeniyle örneğin şarj takılıyken (Thunderbolt 3 üzerinden şarj oluyor) yanına örneğin USB bellek taktığınızda tam giremeyebiliyor. İnce ve daha hafif bir Mac deneyimi vaat eden yeni model, tasarımıyla genel itibarıyla beğenimizi kazanıyor. Bu arada gövde malzemesinin geri dönüştürülmüş materyallerden üretildiği (MacBook Air’in karbon ayak izi neredeyse yüzde 50 daha az) belirtiliyor, çevreci bir yaklaşım, bravo Apple.
Ekran
13 inç Retina ekranla gelen model, 4 milyon pikselden fazla çözünürlük ve yüzde 48 daha fazla renk sunuyor. Net ve ayrıntılı bir görsel deneyim sağlanıyor. Parlaklığı oldukça yüksek seviyelere kadar çıkıyor, bu nedenle göz sağlığınız için önceden ayar yapmanız tavsiye edilir.
Performans
1.6 GHz saat hızında çalışan 8. nesil Intel Core i5 işlemcilerle geliyor. Daha hızlı açılış-kapanış süreleri, yüksek hız ve verimlik anlamına gelen bu işlemcinin performansı muazzam. 8 GB RAM ve Intel UHD Graphics ile birlikte 128 GB SSD’ye sahip olan model, fotoğraflarınızı düzenlemek, internette gezinmek, sunum oluşturmak veya videoları görüntüleyip kurgulamak gibi günlük aktiviteleriniz için ihtiyacınız olan performansı sağlıyor. SSD’sinin önceki nesile göre yüzde 60 daha hızlı olduğu belirtiliyor. Bu yönde gerçekleştirdiğimiz testlerde bu veriye yakın sonuçlar aldığımızı belirtelim. Özetle uygulamaları başlatmak ve dosyaları açmak daha hızlı ve duyarlı.
Güvenlik ve Touch ID
Biraz da güvenlik; MacBook Air, Touch ID özelliğini desteklemek amacıyla dizüstü bilgisayarınızı çok daha güvenli hale getiren Apple T2 Security Chip ile birlikte geliyor. T2’de yer alan Secure Enclave, hem Touch ID bilgilerini koruyor hem de bilgisayar başlatılırken yüklenen yazılımlara müdahale edilmemesini sağlıyor. T2 ayrıca, SSD’de saklanan her şey için hızlı veri şifreleme imkanı sağlayan bir SSD denetleyicisine de sahip. Tüm bu özellikler sayesinde, MacBook Air dizüstü bilgisayarlarda yer alan en güvenli başlatma işlemini ve en güvenli depolama alanını sunuyor.
Ses
Hoparlörleri olağanüstü derecede iyi. Muazzam baslar ve yüksek ses sunumu söz konusu. Yüksek baslı müziklerde aynı anda klavye ve trackpad’i kullandığınızda sallantıyı hissedebiliyorsunuz, ahşap bir amfi gibi basları hissettiriyor.
Aramalar sırasında daha iyi ses kalitesi sunan ve Siri’yle konuşurken daha gelişmiş ses tanıma sağlayan üçlü mikrofon dizilimi ve çoklu hoparlöri ile multimedya ve iletişimde verimli bir kullanım sağlanıyor. Skype görüşmeleriniz veya YouTube canlı yayınlarınız tatmin edici bir ses kalitesi ile gerçekleştiriliyor.
Şarj cihazı
Beraberindeki şarj cihazının basitliği pek hoş değil. En azından sarılabilen, klipsle tutturulan bir kablo mekanizması sunulabilirdi. Mac’in şarjı tam dolu olduğunda yanan bir ışıklı (yeşil) gösterge de bence olmalıydı. Daha kompakt hal alması için katlanabilir tasarım uygulanabilirdi. Ayrıca kablonun ne kadar süre soyulmadan dayanacağı da belirsiz, çok sağlam durmuyor.
Pil
Apple’ın yenilenen MacBook Air modelinde beklentileri en yüksek seviyelere çıkardığı konu bana sorarsanız şarj dayanıklılığı. 12-13 saat gibi sürelerden söz ediliyor. Ancak gerçekleştirdiğim hiçbir testte bu sürelere ulaşamadığım gibi 7-8 saat gibi ortalama süreleri yakalamakta bile zorlandım. Açıkçası 10 saat gibi bir şarj dayanıklılığı sunabileceğine zannetmiyorum. Özellikle günümüz koşullarında. Ama en az 6 saat kadar mobil kalabileceğinizi bilin.
İşlemci: 8. Nesil Intel Core i5 1.6 Ghz
RAM: 8GB
SSD: 128 GB
Grafik: Intel UHD Graphics
Ekran: 13 inç
Ağırlığı: 1,25 kg
En kalın noktası: 1,5 cm
Artılar:
Gövde parmak izi tutmuyor
Kullanışlı klavye ve trackpad
Ekran, hız, ses performansı
Taşınabilirlik
İnce ve şık tasarım
Touch ID
Yazılım
Eksiler:
USB portu yok
Bilek yaslama alanı çok dar
Şarj dayanıklılığı daha iyi olabilirdi
Şarj cihazı daha kullanışlı olabilirdi